17 Aralık 2009 Perşembe

Yanmadan Sevenlere..Tanımadan Bildim diyenlere..


17 Aralık 1273
Şeb-i Arus


Şeb-i arus deyince anlaşılmıştır Hz.Mevlana'dan bahis açılacağı..
Bugün Hz.Mevlana Celaleddin'in ölüm yıldönümü bu günden itibaren gösteriler törenler düzenlenir yine her yıl olduğu gibi..


Bazı günlerde hatırlanmak ne kadar güzelse böyle günleri özelleştirip kutlamakta o kadar güzel(!) gelmiştir bana..Bu kadar ilgi uyandıran kimselerin "hatırlanmaya değer olduğun sadece bir gündür" der gibi yalnızca bazı ve bazen hatırlanmasını bir türlü sevememişimdir..

Hz.Mevlana dünyaca tanınıyor şüphesiz.. 2007 Mevlana yılı ilan edilmişti unesco tarafından.

Mühim olan tanımaksa diyecek sözüm yok ama mühim olan anlamaksa buna söz yetmez.


Hz.Mevlana'yı "AŞK" romanıyla tanıyanlardan tutunda "Gel ne olursan ol yine gel.." sözünü Hz.Mevlana'ya atfedip, ne zaman Mevlana'dan bahis açılsa diline pelesenk edenlerin, sevgilerinde ve ilgilerinde samimi iseler hiç değilse bu günlerde Mevlana'yı daha çok anlamak için çaba göstermelerini isterim..

İslam'dan Kur'andan ve Peygamber'den uzak bir Mevlana tasavvuru
İnançer üstad'ın dediği gibi bütünden koparılmış parçadır.
Parçayı bütün zannettikçe yanılmaya ve anlamamaya devam edeceğiz..


Mevlana dervişlerden bir derviştir onun anlaşılması davasının anlaşılmasıdır ve dolayısıyla İslam'ın anlaşılmasıdır..Ne hikmetse bütün bunlar bir kenara konup Mevlana'yı Şems-i Tebrizi ile bağdaştırıp hayatını Şems eksenli yaşadığı ve sürekli anlamlı ,etkili sözler söyleyen biri olarak tanıdıktan sonra "Mevlana'yı anlıyoruz Canıııııım gel ne olursan ol gel diyen Mevlana gibi olalım" naralarıyla Mevlana'yı sevdiğimiz ve tanıdığımızla övünmek ne boş çabadır..


Mevlana İslam'a hizmet etmiş dünyadaki birçok alimden dervişten biridir..Onun popüler kültüre alet edilmesi siyasileştirilmesi ve 'sevgi menbaı bir insan işte' cümlelerine indirgenmesine Müminler razı olmamalıdır ve Mevlana'yı doğru anlayıp anlatıcak birilerine ihtiyaç vardır..


Tasavvufa gönül vermiş ve Mevlana'yı anlatabilmek derdinde olan Ömer Tuğrul İnançer gibi üstadların sayılarının artmasını dilerim..


Nasıl ki yüzmeyi kitaplardan öğrenemiyorsak
Aşk'ı da kitaplardan öğrenemeyeceğimiz gibi
"Hamdım,piştim,yandım" diye gönlünü aşkla kavuran Mevlana'yı gönülle anlayabiliriz..


"Aşk davaya benzer cefa çekmek de şahide: Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki.. "sözünü bloguma hediye eden Şeyma'ma :) bu günün hatırlatmasını yaptığı ve bu sözlerin dilimden dökülmesine vesile olduğu için teşekkürü bir borç bilirim :) (çok resmi oldu idare et çiçeğim:)

AŞK'ın son demi olan ALLah Aşk'ıyla yanman(mız) duası ile...

Bu dizelerde benim Mevlana'dan seçtiklerim olsun;

Her gün bir yerden göçmek ne iyi
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.

Her gün bir yere konmak ne güzel,
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.

Dün de beraber gitti cancağızım,
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.

Ne kadar söz varsa düne ait,
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım

HZ.Mevlana


NüHa

2 yorum:

  1. allah aşkı denilince uğranılması gereken durak olarak görülen hz.mevlana ve eserlerini sadece kulağımızda kalan o sözleriyle anmak yerine evvela hz.mevlananın içindeki o aşkı yakalayıp onunla hallenmnin ne kadar önemli olduğunu bana bir kez daha böyle daaaaannnnnnn diye kafama kafama vurduran bu güzel metin için sana müteşekkirim bi taneciğim.allah razı ola:))mübareğin yolundan layıkıyla gidebilmeyi allah nasip etsin inş.(amin)

    YanıtlaSil
  2. Estağfirullah Nur'um :)
    Sen benden daha iyi tanıyorsundur muhakkak aşk ehillerini ben haddim olmadan biraz mevlanaya değinmişim içimdeki dert miktarınca
    İnşallah bir gün mesnevisini okuyan biri olarak ve hakkında konuşabilecek cürete sahip olarakta yazabilirim..

    Dualarına amin olsun..

    YanıtlaSil

Sözün Gücüne inanmayan neden kelime-i şehadet getirir ki?..