31 Ağustos 2009 Pazartesi

Piraye İçin




PİRAYE İÇİN


Ne güzel şey hatırlamak seni;
ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste ve yaşım kırkı geçmiş iken...


Ne güzel şey hatırlamak seni:
bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
ve saçlarında vakur yumuşaklığı
canımın içi İstanbul toprağının...
İçimde ikinci bir insan gibidir seni sevmek saadeti...
Parmaklarının ucunda kalan kokusu sardunya yaprağının,
güneşli bir rahatlık ve etin daveti:
kıpkızıl çizgilerle bölünmüş sıcak
koyu bir karanlık...


Ne güzel şey hatırlamak seni,
yazmak sana dair
hapiste sırtüstü yatıp seni düşünmek:
filanca gün,
falanca yerde söylediğin söz,
kendisi değil edasındaki dünya...


Ne güzel şey hatırlamak seni.
Sana tahtadan bir şeyler oymalıyım yine:
bir çekmece
bir yüzük,
ve üç metre kadar ince ipek dokumalıyım.

Ve hemen fırlayarak yerimden
penceremde demirlere yapışarak
hürriyetin sütbeyaz maviliğine
sana yazdıklarımı bağıra bağıra okumalıyım...


Ne güzel şey hatırlamak seni:
ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste ve yaşım kırkı geçmiş iken...

Nazım Hikmet RAN






Bu aralar Bir Nazım tutturdum gidiyorum :)

Leman Sam'ın seslendirdiği Nazım Hikmet şarkısının
"Nazım Hikmet Memlet,Memleket Nazım Hikmet"
Nakaratı dilime yapıştı gitmiyor :))) Hayır olsun İnşallah..
Piraye;Nazım Hikmet'in biricik eşi
Biricik diyorum çünkü, Nazım'a ne şiirler ne mektuplar yazdırmış bir hatun.
Yani Okuyunca "Piraye'de Pirayeymiş he"
"Piraye kadar olamadık" diyesi gelir insanın :)


Bu şiiride İlk Tubam sayesinde okumuştum :)
Keşan'da manimelanko sendromları geçirirken yazıp yollamıştı
sağolsun..